15 Nis 2010

ŞAMPİYON "OM" GİBİ


Bu akşam, Fransa'da maç eksikleri bulunan iki takım Bordeaux ve Marseille maçlarını büyük bir ölçüde tamamladılar(Bordo'nun 1 eksik maçı daha bulunmakta.). Tabii ki Marseille bu dönemeçten en karlı çıkan takım oldu diyebiliriz. 5 maç üst üste kazanarak(bunların 4'ü iç saha maçıydı.) ikinciyle arasındaki puan farkını 5'e çıkardı ve şampiyonluk yolunda büyük bir yol katetmiş oldu. Tabii Bordeaux'un son 3 maçını kaybetmesi de, şampiyonluğun en büyük adayının, bir anda 5.'liğe kadar gerilemesine sebep oldu. Bu arada Şampiyonlar Ligi maçları da oynayan Bordeaux, iki kulvarı da domine edecek kadroya ve vizyona sahip olmadığını da gösterdi. Şampiyonlar Ligi'nde Lyon'a elenen Bordeaux, ondan sonra oynadığı son 2 lig maçından da mağlup ayrıldı. Bu akşam Fransa 1. Ligi'nden düşmesi kesinleşen Le Mans'a da yenilmesi, hala herkesin Şampiyonlar Ligi'nden elenmiş olmanın üzüntüsü ve negatif etkisi içinde olduğunun bir kanıtı diyebiliriz. Şampiyonlar Ligi içerisinde yer alan takımların bir handikapı da, şampiyonluğa giden yolda oynanan kritik maçlarda bile yaşanan konstrasyon eksikliği.Bordeaux da bugün bunun sıkıntısını çekti büyük olasılıkla.Böylelikle, uzun bir aradan sonra Lyon'un Fransa Ligi'ndeki şampiyonluk serisine geçen yıl son veren Bordeaux, bu yılda 2'de 2 yapma şansını elinin tersiyle itmiş oldu. Çok yazık tabii ki de. Ayrıca şunu da eklemek isterim ki, Lyon'la Şampiyonlar Ligi'nde oynayacağı o kritik ilk maçın, 3 gün öncesinde Marseille ile oynadığı Lig Kupası final maçını da kaybeden Bordeaux, aslında bir bakıma Şampiyonlar Ligi rüyasına, büyük kayıplar eşliğinde veda etti.


Marseille ise Şampiyonlar Ligi gruplarını 3. sırada bitirip, Uefa Avrupa Ligi'ne katılma hakkı kazanmıştı 2009'un Aralık ayında. Sonrasında 2010'un Şubat ayı içerisinde Fc Cobenhagen'ı kupanın dışına itmiş ve Portekiz'de şampiyonluğa koşan Benfica'nın rakibi olmuştu. Benfica'ya, deplasmanda 1-1 gibi avantajlı bir skor elde etmesine rağmen, elenmekten kurtulamamıştı Marseille. Çok büyük bir beklenti içinde bulunmayan camia da bu elenmenin şokunu üzerinden çabuk atıp, lige kanalize olmuştu bile bu dönemde. Son Benfica maçından sonraki 5 lig maçını da kazanması bunun en büyük göstergesi olsa gerek. Ve gelinen son durumda Marseille, son dönemde kafa olarak daha rahat ve fizik olarak daha zinde olmanın verdiği avantajı iyi kullanmasını bildi. Son maçlarını izleme imkanı bulduğum Marseille evinde telaş yapmadan rahat galibiyetlere imza attı. Orta alanda Kabore, Lucho Gonzalez ve Hatem Ben Arfa gibi tecrübeli isimlerle ayağa, sakin bir top oynadı. Maçlarda nispeten erken gelen goller de, Marseille'nın bu rahatlığında ve sakinliğinde büyük bir rol oynadı. Son 6 haftada Marseille'nın şampiyonluk için oldukça elverişli bir fikstürü de var. Bu 6 haftada tek zor maç olarak sadece Lille maçı öne çıkıyor. Takıma sakat Niang'ın da dönüşüyle, Marseille hatalar trenine binmediği takdirde finişi ilk sırada görür. 91-92 sezonunda yaşanan son şampiyonluktan beri Marseille taraftarı da şampiyonluğa hasret. Bunu izlediğim maçlarında da açıkça gördüm.Büyük bir taraftar desteği,Marseille'nın arkasına aldığı kuvvetli bir rüzgar adeta. Bunu iyi de değerlendirdiler kanımca.


Lyon'sa artık gözünü Şampiyonlar Ligi'ne dikti gibi. Ligde en son, belalısı Lille'le 1-1 berabere kaldı. Şampiyonluk uzak görünse de, bari Şampiyonlar Ligi biletini alalım diye uğraşıcaklar bu saaten sonra.

Fransa 1. Ligi'nde son görünüm bu şekilde.Son olarak zaman ayırıp okuyan herkese ve en başta Kieran'a çok teşekkürler.


"by Xiksvelie "

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder