29 Nis 2010

İnandıklarımız Bizi Esir Alınca...


Uzun uzadıya eleştirisini yapacak değilim sahadaki futbolun.Zira Inter adına yorumlanabilcek fazla bir şey yoktu sahada.Ancak,burada daha önce de söyledim,futbol matematik değildir diye...Yani,bir değişkeni çıkarıp,yerine daha yüksek değerli bir başka değişken koyduğunuzda sonuç daha büyük çıkmayabiliyor futbolda.Söz konusu hata henüz sezon başında yapıldı.Belirli bir düzen içinde parlayabilen Eto'o,Katalanların estetikle harmanlanmış,gösterişli futbol merakına kurban gitti ve yerine Ibrahimovic alındı lakin,sonuç -hiç abartısız- fiyasko olarak değerlendirilebilir.

Bunun dışında,Guardiola'nın sezon başı kadroyu 21-22 kişi ile sınırlı tutma sevdası da Katalanların vedasında etkili olmuştur bana göre.Birbirinin aynısı hücum oyuncuları arasındaki (Jeffren,Bojan,Pedro) değişiklikler yarı alanının hemen her metrekaresini forse edebilen bir takıma karşı işlemez hale geldi.

"Total futbol" -ya da adı her neyse- oynayacağım diye 90+4'te korneri paslaşarak kullanmanın futbolumuza nasıl bir katkı sağlayacağını da çözebilmiş değilim açıkçası.İhtiyaçlarımızı göz önünde bulundurmaksızın.inandıklarımızı bir saplantı haline getirdiğimizde yaptığımız işin de bir anlamının,önemininkalmadığını düşünüyorum.Tüm dünyayı pasla devirmiş olabilirsiniz fakat yine de son uzatma dakikasındaki korneri paslaşarak kullanmamalısınız.

2 yorum:

  1. "Total futbol" -ya da adı her neyse- oynayacağım diye 90+4'te korneri paslaşarak kullanmanın futbolumuza nasıl bir katkı sağlayacağını da çözebilmiş değilim açıkçası.

    Parçadan bütüne gitmenin böylesi... Vay be.

    YanıtlaSil
  2. gerçekten korner sahnelerini görünce şaşırdım.zaten golü de pique attı yani uzun toplar veya kornerlerde pique,keita gibi nispeten uzun isimler etkili olabilirlerdi.

    bu katı defansı aşmanın ne yazık ki tek yolu buydu.yoksa paslaşmalara kimse bir şey diyemez.ama sanırım guardiola biraz egosuna yenik düşmüş durumda...

    YanıtlaSil